Çuval Olayı

 


1 Mart tezkeresi, 25 Şubat 2003 tarihinde TBMM’ye sunulup 267 salt çoğunluğa ulaşamadığı için reddedilmiştir. Tezkere Irak krizi konusunda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması için Hükûmet’e yetki verilmesine olanak sağlıyordu. Tezkerenin reddedilmesi sonucunda ABD, Irak İşgalinde Türk hava sahasını, liman ve topraklarını kullanamamış, ekonomik ve sosyal açıdan ağır kayıplar vermiştir. Buna bir misilleme olarak aynı yılın ABD’nin bağımsızlık günü de olan 4 Temmuz günü özenle seçilip Irak’ın Süleymaniye kentinde askeri karargahımıza baskın yapılmıştır. Amerikan 173. Hava İndirme Tugayı'na bağlı askerler ve yanlarında onlara destek veren peşmergelerce yapılan bu baskın sonucunda 3’ü subay 8’i astsubay olmak üzere 11 askerimiz esir alınmıştır. Başlarına çuval geçirilip esir alınan askerlerimiz, 60 saat boyunca işkence edilip, sorguya çekilmiştir. Operasyonun 4 Temmuz gününde yapılmış olmasının sebebi milli bayram dolayısıyla ABD yetkili makamlarına diplomatik yollarla ulaşımı zorlaştırmak, işkence ve esaret süresini uzatmaktır.

Peki ya milletimiz için böyle küçük düşürücü bir olayın ardından biz ne yaptık?

Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ABD'ye nota verilmesinin istenmesi üzerine, “Ne notası veriyorsun? Müzik notası mı bu?” Dedi. 

Dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ABD’nin açıkça Türk milletini ve devletini aşşağılayıcı bu hareketinin üzerine, “Büyük devletler özür dilemez.” cevabını verdi.

Dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ise, “Ben Amerikalıların Çuval Olayı'nın bizi bu kadar rencide edeceğini de bildiklerini zannetmiyorum. Çünkü onlar için bu çok normal. Göz bağlamak yerine tamamen pratik bir çözüm. Bu çuval da değil, görmesini engelleyecek bir poşet.” dedi.

Bu olay ve milletin çıkarları ile devletin şerefini korumakla yükümlü memurların olay karşısında tutumları, Türk tarihine kara leke olarak geçmiştir. Güneş balçıkla sıvanmaz fakat binlerce yıllık Türk ordusununun şerefini başıboş peşmergelerin elinde iki paralık etme cüretini gösterenler ve bu duruma sessiz kalanlar unutulmayacaktır. Tarihini bilen, atasının mirasını sayan Türk çocukları bu ve bunun gibi onlarca kara lekeden ders çıkarıp gelecek nesilleri Türklük ateşiyle yetiştirecektir.

Milli mefkûremiz yalnızca Türk’ün güvenliğini ve saadetini amaçlamakta olup, hedefimiz bu mefkûreyi milletin tüm fertlerinin gönlüne yerleştirmektir. 

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği üzere,

“Bir Türk dünyaya bedeldir.”


04.07.2022

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tarihe Not 10: Kartalkaya Otel Yangını

Tarihe Not 9: Ümit Özdağ Tutuklandı

Tarihe Not 11: Rize Orta Camii'nin Yıkılması