Tarihe Not 5: Türkiyeli
Meseleyi siyasi bir strateji olarak ele alırsak yeni bir mesele olmadığı gibi başarılı olmuş bir mesele de değildir.
Osmanlı'nın son dönemlerinde Fransız İhtilali'nin rüzgarı ile birtakım milliyetçilik akımları meydana gelmiştir. Bunu takiben milliyet çatısı altında isyanlar ve bölünmeler olmuştur. Ermeniler, Kürtler, Araplar, Rumlar gibi çeşitli milletlerden insanlar kendi milliyetlerinin milliyetçiliğini savunarak isyanlar çıkarmış, ayrı bir devlet kurma girişiminde bulunmuşlardır. Buna karşın devletin yönetici makamındaki kimseler Türk, Kürt, Arap yoktur hepimiz Osmanlı'yız minvalinde devletin dağılmasını önlemek için Osmanlıcılık diye bir fikir akımı uydurmuş ve bu fikre Türkler dışında kimse itibar etmemiştir.
Bugünkü 'Türkiyeli' olmak ile 150 sene önce Osmanlı olmak arasında fikri olarak hiçbir ayrım yoktur. Bu bozulmuş bir yemeği tekrar ısıtıp servis etmekten başka bir şey değildir.
Günümüzde Bu meselenin tartışıyor olmasının sebebi yine bu ifadeyi öne sürenlerin art niyetlerinden kaynaklanmaktadır. Meseleyi milli açıdan ele almadan önce bir ön kabulde bulunmak gerekir.
"Türkiye Türklerindir."
Bu söz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e aittir ve bu mülkün sahipliği konusunda kimlere ehliyet verdiği açıkça belirtilmiştir.
Bu mülkün mimarı-kurucusu Atatürk'tür ve mülkü yani ülkeyi koruma, sahip olma yetkilerini Türk milletine emanet etmiştir.
Dolayısıyla kendi milliyetini dahi bilmeyen bir vatandaşın, bana Türklük ile gelmeyin diyen bir yöneticinin, milliyetçi olup da neyin milliyetini savunduğunu dile getiremeyen siyasinin bu konu ile ilgili görüşleri samimi olmamakla birlikte iyi niyetli de değildir.
Biz rahmetli Nejdet Sançar'ın da söylediği üzere insanları üçe ayırırız.
1) Türkler
2) Gayrı Türkler
3) Maalesef Türkler
Biz bir kimseyi değerlendirirken başta Türk olup olmadığına bakarız. Ardından kişinin söz, fikir ve eylemlerinde samimiyet ve tutarlılık ararız.
Maalesef memleketimizde de maalesef Türkler vardır. Türklük aleyhine yabancı fikir ve propagandaları şahsi çıkarları uğruna servis etmektedirler. Meselenin siyasi, tarihi, milli açıdan hiçbir geçerliliği olmamakla birlikte şahsımca komediden öteye de geçmemektedir.
Unutulmamalı ki biz bizi biliriz, biz sizi de iyi biliriz.
23.06.24
İstanbul
Yorumlar
Yorum Gönder