Tarihe Not 11: Rize Orta Camii'nin Yıkılması
Rize'de 1737 yılında inşa edilen ve şehrin önemli tarihi yapılarından biri olan Orta Camii, 2018 yılında şehir içi trafik düzenlemeleri ve bulvar projesi kapsamında yıkılmıştır. Yetkililer, caminin birebir aynısının Timya Vadisi'nde inşa edileceğini belirtmişlerdir.
İktidar, tarihî mirasları "modernleşme" kılıfı altında yok etmeye devam ederken Rize Orta Camii’nin yıkılması, sembolik bir dönüm noktasıdır. Yüzyıllardır Karadeniz’in yağmuruna, fırtınasına meydan okuyan bu cami, yıkım ekiplerine birkaç gün bile direnemedi. Üstelik bahane yine tanıdık: “Şehirleşme.” AKP hükümetinin, tarihi yapıların ruhunu silip yerine ruhsuz binalar kondurma hevesi, kültürel mirasımızı dozerlerin önüne sermekte sakınca görmüyor. Üstelik Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın memleketi ve partinin camiler konusunda hassasiyet propagandası yapmasına rağmen.
Bu olay, AKP’nin tarih anlayışının özetidir: Osmanlı hamasetini dillerinden düşürmeyip, Cumhuriyet mirasını küçümserken, köklü eserleri yıkmaktan çekinmeyen bir zihniyet. Ne acıdır ki geçmişi yüceltme iddiasında olan bir iktidar, geçmişi yerle bir ederek ilerlemeyi marifet sayıyor. Oysa kültürel mirası korumak, millî kimliğin sürekliliğini sağlamaktır.
Yalnızca camiler değil, asırlık çınarlar bile bu zihniyetin kurbanı oldu. Rize’de kesilen 100 yıllık çınar ağacı da "modern şehirleşme" masalına feda edildi. Bu tür kararların arkasında yatan mantık ise açık: Toplumun belleğini sil, geçmişle bağlarını kopar, ardından hafızasız bir topluma istediğini kabul ettir.
Türkçülüğün temel ilkesi, millî kimliğe ve tarihî değerlere sahip çıkmaktır. Bir millet, geçmişini yok sayarak var olamaz. Kültürel miras, yalnızca taş ve ağaç değildir; o miras, nesilden nesle aktarılan bir ruhtur. Ancak bu ruhu anlamayanlar, geçmişin izlerini silip yerine devasa alışveriş merkezleri ya da beton kuleler dikmeyi başarı sayar.
Sonuç mu? Rize Orta Camii gibi tarihî yapılar yıkılabilir, asırlık çınarlar kesilebilir; ancak bu milletin kökleri hâlâ derinlerdedir. O kökleri koparmaya çalışanlar, bir gün tarihin acımasız yargısıyla yüzleşecektir. Çünkü tarih, sadece yazmakla değil, korumakla da yapılır.
19.03.2025
Sezer Avcı
Yorumlar
Yorum Gönder