Sezer Avcı

  “İçinizden kendileri ile huzura kavuşacağınız eşler yaratıp aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, Allah’ın varlığının delillerindendir.” (Rum, 30/21) Kıymetli Vatandaşlar, Aile, Türk milletinin en kadim kurumudur. Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan binlerce yıllık yolculuğumuzda, aile hep birliğin, ahlakın ve milletin temeli olmuştur. Türk ailesi; sadece kan bağıyla değil, gönül bağıyla, ülkü birliğiyle, vatan sevgisiyle, tarih bilinciyle yoğurulmuştur. Bizim ailemiz, Oğuz Kağan’ın otağında şekillenmiştir. Bizim ailemiz Alpaslan'ın ordusunda dua etmiştir. Bizim ailemiz İstanbul’u fethedildiği gün sevinçle tekbir getirmiştir.  Ve yine bizim ailemiz Cumhuriyet’i kurarken omuz omuza mücadele etmiştir. Türk ailesi, merhametle kurulur; adaletle yaşar; ilimle yükselir.   Bu ailede:   - Kadın, saygının ve üretkenliğin simgesidir.   - Erkek, sorumluluğun ve fedakârlığın taşıyıcısıdır.   - Çocuk, geleceğin teminatıdır.   - Yaşlı, bilge...

  Aziz Türk Milleti, Kardeşlik, sadece aynı dine mensup olmakla değil; aynı soydan, aynı ruhtan, aynı mücadeleden doğmakla olur. Biz Türkler, kardeşliği binlerce yıl önce Orta Asya’nın bozkırlarında başlattık; Oğuz Kağan’ın otağında, Bilge Kağan’ın sözlerinde, Dede Korkut’un destanlarında yoğurduk. Ey Türk evladı, Senin kardeşliğin, Göktürkler’in yazıtlarında şekillendi.   Senin kardeşliğin, Selçuklu’nun adaletinde, Osmanlı’nın cihan hâkimiyetinde büyüdü.   Senin kardeşliğin, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethederek Peygamber müjdesine nail olmasıyla taçlandı.   Ve senin kardeşliğin, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde işgal altındaki memleketi yeniden Türk milletine kazandırarak Cumhuriyetle yeniden doğdu. Türk milleti, tarih boyunca farklı coğrafyalarda, farklı devletlerde, ama aynı ruhla yaşadı.   Bu milletin kardeşliği;   - Aynı bayrağa bakmakla,   - Aynı dili konuşmakla,   - Aynı mücadelede omuz omuza ...

  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Trump’tan randevu alabilmek için Boeing uçakları ve doğalgaz anlaşmaları üzerinden yürüttüğü diplomasi, Türkiye’nin milli çıkarları açısından ciddi bir meşruiyet ve bağımlılık göstergesidir. THY’nin Boeing’den 225 uçak alımı için yaptığı anlaşmanın bedeli 40 milyar doları bulmaktadır. Bu alım, ekonomik krizle boğuşan Türkiye için büyük bir yük oluştururken, doğalgaz anlaşmaları da 43 milyar doları bulup enerji bağımlılığını derinleştirmektedir. ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın Trump için "Başkan, Ortadoğu'daki liderlere meşruiyet vermeyi tercih etti.” sözleri, Trump'ın Türkiye’ye yönelik alaycı ve küçümseyici tutumu görülmüştür. Erdoğan’a “hileli seçimleri iyi bilirsiniz” demesi, Türk protokol heyeti için “Hollywood’da bile böyle anlaşması kolay insanlar bulamazsınız” ve “hepsini sizden iyi tanıyorum, çok zeki adamlar” gibi ifadeleri, diplomatik nezaketin ötesinde bir üstten bakış ve alaycılığı barındırmaktadır. Bu görüşmelerin ardından...

  Aziz Türk Milleti, Sünnet-i Seniyye, Peygamber Efendimiz’in (s.a.s) hayat rehberidir. O’nun adaleti, merhameti, cesareti ve hikmeti, sadece bireysel değil, toplumsal bir örnekliktir. Müslüman, sünneti yaşarken sadece ibadetle değil; adaletle, ilimle, cesaretle ve milletine hizmetle de örnek olmalıdır. Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur:   > “Konstantiniyye elbet fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur.” Bu müjdeye nail olan, Türk milletinin evladı Fatih Sultan Mehmet Han’dır. O, sadece bir şehir değil; bir çağ fethetmiştir. Sünnetin cesaretini, aklını ve adaletini taşıyarak İstanbul’u İslam’ın ve Türk’ün kalbi yapmıştır. Bizim rehberimiz, hem Peygamber’in sünneti hem de ecdadımızın fetih ruhudur. Bizim kalbimizde: - Fatih’in adaleti, - Yavuz’un vakarını, - Kanuni’nin hukukunu, - Atatürk’ün istiklal aşkını taşıyan bir iman vardır. İstanbul, bir kez fethedildi; bir kez de işgalden kurtarıldı.   1918’de düşma...

  Kıymetli Türk Milleti, Aziz Vatandaşlarım, Kalp… İnsan bedeninin merkezinde atan, hayatı taşıyan, duyguları barındıran, inancı besleyen mukaddes bir menzildir. Kalp, sadece kan pompalayan bir organ değil; aynı zamanda vicdanın, merhametin, cesaretin ve sadakatin de merkezidir. Yüce Allah, “Ben yere göğe sığmam, mümin kulumun kalbine sığarım” buyurmuştur. Bu, kalbin ne denli kutsal bir mekân olduğunu gösterir. Ancak unutmayınız ki bu kalp, sadece bireysel ibadetlerin değil, toplumsal sorumlulukların da taşıyıcısıdır. Bizim kalbimiz, yalnızca Allah’a değil; aynı zamanda milletine, vatanına, bayrağına ve cumhuriyetine de bağlıdır. Çünkü bizim kalbimizde, Çanakkale’de toprağa düşen Mehmet’in duası vardır. Sakarya’da, Dumlupınar’da, Antep’te, Maraş’ta, İzmir’de yanan istiklal ateşi vardır. Kalbi selim olmak, sadece haramdan sakınmak değil; aynı zamanda zulme karşı durmak, adaleti savunmak, mazluma kol kanat germek, kadına, çocuğa, yaşlıya sahip çıkmaktır. Kalbi temiz olan Türk, komşus...

  Bu yazı iki Türk askerinin IŞİD tarafından yakılarak öldürülmesini, olayın devlet ve kamuoyunda iz bırakan seyrini ve unutulmaması gerektiğini belgelemek için yazılmıştır. Sefter Taş ve Fethi Şahin adlı iki Türk vatandaşı askerlerin IŞİD tarafından yakılarak infaz edilmesine ait görüntüler 22 Aralık 2016 civarında yayımlandı ve infaz görüntüleri kamuoyunda büyük tepki yarattı.   Sefter Taş 1 Eylül 2015 tarihinden beri IŞİD’in elinde esir tutulduğu iddia edilen askerler arasında yer aldı; Fethi Şahin’in Suriye bağlantılı süreçleri ve IŞİD’le ilişkisine dair tartışmalar kamuoyunda yer buldu.   İnfaz görüntüleri IŞİD tarafından servis edildi ve davalar ile soruşturmalar uzun yıllar sürdü; İnfaz emrini veren IŞİD’in sözde kadısı (Gaziantep'te yaşıyor bir de kuşçu dükkanı açmış bir Suriyeli) hakkında da davalar açıldı ve ağır cezalar onandı. Olay ilk duyulduğunda bazı resmi ve yarı resmi kaynaklarda askerlerin kimliğine ilişkin çelişkili bilgiler ve erişim kısıtlam...

Korkuyorsun, korkma o kapılar ardında. Pek mülke sahip oldun, garip Türk yurdunda. Yaktın, yıktın, sattın, vurdun da  Şu garip Türkleri bir türlü yenemedin. Topyekûn vurmalısın, zulüm yetmiyorsa. Bir savaş açmalısın, zindan yetmiyorsa. Gücün yetmiyorsa, uşaklık da etme. Zira bu yüzden Hak dilini lekeledin.  18.09.2025 Sezer Avcı 

Ayım, güneşim, tasa etme aşılmaz bu sular.  Tasa etme sultanım, bu şah kim için var.  Aşılmaz bu şah, gözcü oldu kim için.  Bu sular kim için var, kim için bu rüzgar.  Sen için herşey sana, ömür boyu sevgim. Herşey sana güzel, bitmez bu hasretim.  Ömür boyu bitmez bu, gözüm yollarında Sevgim, hasretim, yollarında esirim... Vezni Âher: Mısralar, hem satır boyunca hem de alt alta okunduğunda aynı örgüyü verir. Sezer Avcı 13.09.2025

  İnsan yüreğindekini bir ömür boyu içinde tutamıyor. Kimisi doğruluğu çocukluktan öğrenip dürüst bir yaşamı düstur ediniyor, kimisi 70 yaşında maskesini çıkarıyor. Kimisine de insan demeye dil varmıyor. Bu memleket ne kanlı olaylara sahne oldu ama göz görüyor ki toplumun kitlesel tepkisinin en pasif olduğu dönem günümüzdür. Meydanlarda, piçin asılması için birbirine ip atanlar, danışman ve yardımcılarınını dış kapının itlerinden toplayıp şizofren terörbaşına kurucu lider/önder/sayın deme yarışlarına girebiliyor. Makarna ve kömür dağıtarak bollukla gelenler milleti makarna ve kömüre muhtaç etmiştir. Yol ve Köprü yapmakla iftihar edenler yollara geçiş garantileri verip hazinelerden şirketlere milyonlarca dolar para akıtmış, 20-30 yıllık işletme sözleşmeleri yapmış, hala milletin parasını milletin geçmediği köprülerden şirketlere aktarmaktadır. Israrlı yanlış politikarın sonucu özelleştirilmeyen kurum, arazi, fabrika, maden alanları, liman, yol, hastane, havalimanı, neredeyse kalmamı...